Japonya’da Microsoft’un COVID-19 Kişi İzleme Uygulaması

Japonya bu hafta Microsoft aracılığıyla COVID-19 testi pozitif çıkan hastaların temas ettiği insanların tespit edilebilmesi için kişi takip sistemi teknolojisini yürürlüğe sokacak. Japonya’da başlayan COVID-19 normalleşme sürecinde uzmanlar fiziki temasın hala büyük bir önem taşıdığını vurgulamak için bir takip uygulaması başlattı. Geliştirilen uygulama COCOA adına sahip. COCOA, Apple ve Google’ın daha önceden ortak geliştirdiği takip sistemi teknolojisine dayanıyor.

Eğer bu uygulamayı kullanan kişinin COVID-19 testi pozitif çıktıysa bu uygulamaya belirtiliyor. Pozitif testli kişiyle teması olan insanlara da uygulama üzerinden temas ettikleri anonim bir kişinin virüs taşıdığı bildirimi gönderiliyor.

Japonya’da bu uygulama ilk olarak KOD adlı bir firmayla ortaklaşa geliştirilecekti ancak şirket bu girişimi bazı anlaşmazlıklarla terk etti. Bu anlaşmazlık sonucunda Japonya, Microsoft mühendisleri tarafından uygulamanın yeniden yapılandırıldığı bildirildi. COVID-19 testi pozitif çıkan kişilerle temas edilip edilmediğini belirten bu teknoloji Bluetooth aracılığıyla veri sağlıyor.

Apple ve Google ortaklığıyla daha önceden geliştirilen COVID-19 Contact Tracing App uygulaması İsviçre’de kullanılmaya başlanmıştı ve bazı ülkeler de Amerika tarafından geliştirilen bu teknolojiyi kullanmak için pek olumlu yaklaşmıyorlardı. COCOA bu uygulamadan farklı olarak kullanıcılarının özel verilerini satmadığını belirtti. COCOA, uygulamadaki kullanıcı verilerini kaydedildikten 14 gün sonra silinmesi üzerine tasarlanmıştır. Uygulamanın çalışma algoritması, bir metre içinde 15 dakikadan fazla bulunan telefonları veri şifrelemeyle tespit edip bildirilmesi için verileri kaydetmesine dayanıyor. Uygulamaya pozitif bir vaka kaydedilirse de o mesafedeki insanlara bildirim gönderilip acilen temaslı kişilere test yapmaları öneriliyor.

Nüfusun %60’ının Uygulamayı Kullanması Gerekiyor

Uzmanlar pozitif vakalarla temaslı insanların tespit edilmesinin salgının önüne geçmek için en önemli yol olduğunu belirtiyor. Bu tarz takip sistemi uygulamalarının geliştirilmesi de ülkeler tarafından oldukça yararlı bulunuyor. Aynı zamanda uygulamanın tam anlamıyla işe yarayabilmesi için yetkililer nüfusun en az %60’ının uygulamayı kullanması gerektiğini öneriyor. Oldukça yüksek olan bu oranın sağlanması için Japonya henüz somut bir adım atmadı. Uygulama tam sürüm aşamasına geçmeden önce şu an yalnızca 1 aylık deneme sürümü olarak hizmete sunulmuştur.

Hükümetler pandeminin en hızlı şekilde sona ermesi için yeni teknolojiler geliştirme üzerine çalışmalara başladı. Böyle bir takip sistemini daha önceden Almanya, İsviçre ve İzlanda gibi ülkeler de kullanıyordu.

Ülkeler bu tarz takip sistemlerinin izleme ve veri depolama politikasına karşı bazı tartışmaları öne sürdüler. Apple ve Google platformuna dayalı olan bu sistemler kullanıcıların erişime izin verdiğinden çok daha fazlasını istiyor. Veri depolama konusunda endişe yaratan takip sistemi için Japonya kendi geliştirdiği uygulamayla bu verilerin saklanmayacağını ve 14 gün sonra uygulamadan silineceğini belirtti.