1990 senesinden beri Dünya’nın yörüngesinde dolaşan Hubble Uzay Teleskobu, zamanımızın en zorlayıcı astronomik sorularını yanıtlamaya yardımcı oldu. Aynı zamanda var olduğunu bile bilmediğimiz birçok gizemi ortaya çıkardı. Hubble, sahip olduğu görüş yetenekleri sayesinde senelerdir kara deliklerden diğer yıldızların çevresindeki gezegenlere kadar her şeyi araştırıyor. İnsanlığın evreni keşfetme tutkusunda başrol oynayan Hubble, benzersiz yetenekleri ile astronomide devrim yaratıyor.
İçindekiler
Hubble Uzay Teleskobu Adını Nereden Alıyor?
Hubble Uzay Teleskobu, adını modern astronomideki en önemli keşiflerden bazılarını yapmış olan astronom Edwin Powell Hubble’dan alıyor. 1953 senesinde, 64 yaşındayken hayatını kaybeden Dr. Hubble, evrendeki sayısız ışık bulutlarından bazılarının aslında tıpkı Samanyolu gibi galaksiler olduğunu gösterdi.
Dr. Hubble’ın en büyük keşfi ise 1929 senesinde gerçekleşti. Hubble, o sene yapmış olduğu çalışmalar ile evrenin tek bir anda yoğun bir enerji patlaması ile başladığını ve o zamandan beri genişlediğini gösteren Big Bang teorisinin temelini oluşturdu.
Her Şey Nasıl Başladı?
Galileo, 1610’da bir dürbünü ilk kez gökyüzüne çevirdiğinde gördükleri, bugün sahip olduğumuz görüntüler ile karşılaştırılamazdı. Sonraki yıllarda gerçekleşen optik gelişmeler sonunda bilim insanlarının gezegenler, yıldızlar ve uzak galaksiler hakkındaki görüşleri inanılmaz bir seviyeye geldi. Gelişmeler ile birlikte daha iyi görüntüler elde edebilmek için araştırmacılar, büyük teleskopları ince atmosferin daha net görüntülere izin verdiği dağların tepelerine yerleştirdi.
1946’da, gökbilimci Lyman Spitzer, yer tabanlı gözlemevlerinin sınırlamalarının üstesinden gelebilecek bir uzay teleskobu fırlatmayı önerdi. Bu fikrin, Ulusal Bilim Akademisi tarafından tam olarak değerlendirilmesi birkaç on yıl aldı. Arşivlere göre, komite 1969’da Spitzer’in dümeninde olduğu bir uzay teleskobunun bilimsel kullanımlarını özetleyen ve yapımını savunan bir belge yayınladı.
Ulusal Bilim Akademisi, Spitzer’in fikrini gerçeğe dönüştürebilecek tek ajans olan NASA’ya ulaştı. NASA da o sene yörüngeye yerleştirilecek bir tür uzay teleskobu üzerine düşünüyordu. Ancak, onu ne kadar büyük yapacakları ve nereden başlayacakları konusunda kararsızlardı.
Daha sonra bu konu üzerinde yapılan araştırmalar sonucunda 1971’de yeşil ışık yakılan proje için ancak 1977 yılında yeterli fon oluştu. NASA aynı sene çalışmalarına başladığı teleskobun fırlatma tarihini başlangıçta 1986 olarak belirledi. Bu çalışmalar sırasında teleskop ismini de bulmuş oldu. Evrenin Samanyolu sınırlarının ötesine uzandığını belirleyen Amerikalı gökbilimci Edwin Hubble’ın adı teleskoba verildi.
1986 senesinde Challenger Uzay Mekiği’nin patlamasının ardından Hubble’ın fırlatılışı biraz daha beklemek zorunda kaldı. Bu yüzden yaşanan gecikmeler sonucu Dünya’nın ilk uzay teleskobu 24 Nisan 1990’da fırlatıldı. Fakat ilk fırlatılışından sonra Hubble’ın bazı teknik sıkıntılara sahip olduğu görüldü.
Bu sıkıntılar teleskobun başlangıçta bulanık görüntüler çekmesine sebep oluyordu. Bu yüzden onarıma giren Hubble, sonrasında sahip olduğu iki yeni kamera ile çektiği fotoğraflar sayesinde nefes kesmeyi başardı. Bununla birlikte o zamandan beri Hubble, evrenimiz hakkında eşi benzeri görülmemiş bilgiler sağlamaya devam ediyor.
Hubble Uzay Teleskobu Temel Hedefleri
Hubble, Dünya’dan yaklaşık 547 kilometre yükseklikte ve ekvatora 28,5 derece eğimli bir yörüngede dolaşıyor. Ayrıca, bu görüş noktası teleskobun Dünya atmosferinin olumsuz etkilerinden korunmasını sağlıyor. Saatte yaklaşık 27.300 kilometre hızla hareket eden Hubble’ın, Dünya etrafında bir tam dönüşü tamamlaması ise yaklaşık 95 dakika sürüyor.
Hubble Uzay Teleskobu’nun temel hedefleri şu şekilde:
- Evrenin tarihini ve evrimini incelemek.
- Fiziksel yasaların evrenselliğini onaylamak.
- Gök cisimlerinin yapısını, fiziksel özelliklerini ve dinamiklerini araştırmak.
- Yıldız ve galaktik nesnelerde meydana gelen süreçlerin doğasını belirlemek.
- Optik astronomi için uzun vadeli bir uzay araştırma tesisi sağlamak.
Bunları Biliyor musunuz?
- Hubble, şu ana kadar Dünya yörüngesi boyunca 4 milyar milden fazla yol kat etti.
- Hubble, göreve başladığı 1990 senesinden beri 1,3 milyondan fazla gözlem yaptı.
- Teleskop verilerini kullanan gökbilimciler 15.000’den fazla bilimsel makale yayınladı. Bu makaleler başka gazetelerde 738.000 kez yer aldı.
- Hubble, çok uzak geçmişe, Dünya’dan 13.4 milyar ışık yılı uzaktaki yerlere bile göz atmayı mümkün kıldı.
- Uzay Teleskobu Hubble yıldızlara, gezegenlere veya galaksilere gitmez. Fakat, Dünya etrafında yaklaşık 17.000 mil hızla dönerken bunların fotoğraflarını çeker.
- Hubble 13,3 metre uzunluğundadır. Yani boyu yaklaşık olarak büyük bir otobüsünün uzunluğu ile aynıdır.
- Hubble, yılda yaklaşık 10 terabayt yeni veri üretir. Toplam arşiv şu anda 150 TB’ın üzerindedir.