Bilgisayarlar, yazılım sayesinde bir orman yangınının ne şekilde yayılacağı tahmin edilebiliyor. Yangın hala sürerken bu yazılımı kullanmak da mümkün. Orman Yangınlarının Yayılımı bilgisayarlar tarafından, geliştirilmiş olan yazılımlar sayesinde öngörülebilir hale geldi. Peki, bilgisayarlar bunu nasıl yapıyor?
Glacier Ulusal Parkı’nın dışındaki şehrin Montana’ya birkaç mil uzaklıktaki çamlık alanda yangın çıkmıştı. Yangın gittikçe büyüdü. Yangının üstünden çok geçmeden büyük bir fırtına çıktı ve rüzgar yoğunlaşınca kuzey tarafında yeni bir yangın daha çıktı. Ama alevler çıkmadan önce oraya çoktan bir mürettebat gönderilmişti. Fakat bu tabiki de bir tahminle gerçekleşmedi. Bilgisayar yazılımı bu konuda onlara yardımcı oldu ve rüzgarın yangını yayabileceğini, ne tarafa yayabileceğini gösterdi. Bu sayede mülkler ve tonlarca hayat kurtarılmış oldu.
ABD Orman Hizmetlerinde araştırmacılık yapan Mark Finney, bugün hala kullanılmakta olan yangın tahmin programını 1992’de yazmıştı. Bu programın adı ise FarSite. Bahsettiğimiz bu yangın 2003’te çıktı ve uygulamanın analizleri kontrol edilmiş oldu. Mark Finney, bu programın yangının kuzey tarafına sıçrayacağını önceden söyleyemiyor ancak böyle bir şey olabileceğini olasılık tahmini olarak dile getiriyor.
Programcılar yazılımlar kullanarak Orman Yangınlarını analiz ediyorlar ve yangının nereye kadar yayılabileceğini tahmin ediyorlar. Yangın tahmini için yazılan yazılım programları artık daha verimli hale gelmiş durumda. Hükümet bu konuda daha hassas davranıyor. Daha doğru tahminler yapabilecek sistemler yaratılıyor. Böylece Orman Yangınlarının Yayılımı öngörülebiliyor.
Bilgi işlem laboratuvarları yangınlarla ilgili önemli bilgilerin gerçek zamanlı olarak paylaşılmasını sağlıyor. İlk önce müdahale ekiplerini ayarlamak daha kolay oluyor. Sonra da ekiplerin projeksiyonlarını saatler yerine dakikalar içinde ayarlamalarını sağlıyor. Böylelikle yangının yayılmasını durdurmaları için daha fazla zamanları oluyor.
İçindekiler
Gelecekte Neler Olacak?
Avustralya hükümeti araştırma kurumu olan Commonwealth Bilimsel ve Endüstriyel Araştırma Organizasyonu‘nun yangın araştırma ekibi lideri Andrew Sullivan çıkabilecek büyük orman yangınlarının modellenmesinin kolay olmadığını dile getirdi.
“Herkesin deneyimleyebileceği en karmaşık doğa olaylarından birini anlamaya çalışıyoruz” – Andrew Sullivan
Orman yangınları artan nüfus ve değişen iklimle birlikte daha önem arz eden ve acil bir durum haline geldi.
“İnsanlar yangına daha yatkın yerlerde yaşıyor” diyor. “Ancak iklim değişiklikleri daha fazla bölgeyi yangın olasılığına maruz bırakıyor.”-Andrew Sullivan
Yazılım ne yazık ki iklim değişimi, küresel sıcaklık ve nüfus gibi etkenleri durduramaz. Ama yazılım sayesinde müdahale ekiplerinin işi daha da kolaylaşır ve yangından alınabilecek hasarın boyutu küçültülür.
Yangınların Önüne Geçmek Mümkün mü?
Eskiden geliştirilmiş olan yazılımlarla, araştırmacılar, yalnızca algoritmalarının yangından sonra doğru olup olmadığını görebiliyorlardı. Ayrıca hala devam ederken bir yangının nasıl hareket edebileceğini tahmin etme şansı eskiden çok azdı.
Kısa süre sonra, daha hızlı süper bilgisayarlar geliştirildiği için yangınları gerçek zamanlı olarak modelleme imkanı doğdu. Ancak bu oda büyüklüğünde, özelleşmiş ve pahalı makineler, ülke çapındaki yangın müdahale kurumlarının ofislerinde mevcut değildi. Yangın modelleme yazılımı, devletin bütçesine uygun kısıtlamaları dahilinde çalışmak zorundaydı. Böylece programcılar geçici çözümlerle geldiler.
Yangını Tahmin Etmek
Hava durumu, rüzgar hızı, bölgedeki bitki ömrü türleri (veya yakıt türü) ve bu yakıtın ne kadar kuru olduğu gibi yangın üzerinde etkisi olan etkenler bilim adamları tarafından incelendi. Bu etkenler analiz edildikten sonra, bir yangının ne kadar hızlı yayılabileceğini gösteren tablolar oluşturuldu. Bir sonraki ve en önemli adım ise yangının hangi yöne doğru kaç dakika, saat veya gün sonra yayılacağı oldu. Bunun için 2 boyutlu haritalar çıkarıldı.
“Bu biraz “zor geometri” gerektirdi.” -Andrew Sullivan
Yangının çevresine nasıl yayıldığını hesaplamak için basit bir kurala ihtiyaçları vardı. Bu yüzden farklı bir bilim alanından bir formül ödünç alarak, dalgaların hareketlerini gözlemlediler. Kontrol edilemeyen yangınlar hakkında tahminlerde bulunmak oldukça zor bir iş.
Yangınlar, dalgalardan çok farklı fiziksel süreçlerle kontrol edilir. Buradaki en önemli nokta ise 1990’lardaki küçük bilgisayarlarda bile çalışacak seviyede çevik bir program yazılmış olması.
Yazılım Güncelleme
Yangın bilimcileri, hesaplamalı akışkanlar dinamiği ilkelerine dayanarak yangınların yayılmasını tahmin edebilen programlar üzerinde çalışıyorlar. Dalgaların aksine, bunlar ateşlerin yanmasını, büyümesini ve hareket etmesini sağlayan gerçek fiziksel güçlerdir. Bilimciler ve araştırmacılar tüm bunların üstüne yoğunlaşıyorlar.
Ancak bu fiziğe dayalı programları çalıştırmak için ağır bir bilgi işlem gücü gerekiyor. Bunlar hala prime time için hazır değiller. Sonuç olarak, yangın bilim adamları, Farsite dışında daha hızlı ve kesin tahminlere ulaşmak amacıyla yeni programlar üzerinde çalışıyorlar. Günümüzde bilgi işlem gücü daha fazla olduğu için bilgisayarlarda daha karmaşık yazılımları çalıştırabiliyor.
Andrew Sullivan “Yangın modellemenin ötesine geçmemiz gerekiyor” diyor. “Böylece her şey birlikte ilerleyebilir.” Umuyoruz ki Orman Yangınlarının Yayılımı için yapılmaya çalışılan tahminler daha da gerçekçi olacak.