Sağlık teknolojisi ve bilimin el ele verdiği noktada her geçen gün akıl almaz atılımlar gerçekleşiyor. Bu kez Stanford mühendisleri insan vücudu içerisinde yüzebilir minik robotlar icat etti. Şu ana kadar dünyanın en küçük robotu olan millirobot, insan vücudunda ilaç desteği sağlayacak. Böylece sağlık sonuçlarını en üst düzeye çıkarmada ve prosedür takibinde büyük kolaylık sağlayacak.
Hemen hemen her tür için kullanılan ağrı kesiciler ne yazık ki ağrı noktasını iyileştirmekle birlikte vücudun diğer bölgelerine de nüfuz ediyor. Bu da kesin ağrı noktalarını tedavi etmek hususunda yetersiz kalıyor. Ancak basit ağrılar dışında kardiyovasküler ya da kanser hastalıklarında hedefe yönelik ilaç dağıtımı hayati önem taşıyor.
Bu tip daha karmaşık sağlık sorunlarında kesin tedavi noktalarına ulaşmak son derece önemli. Zira pek çok hastalıkta, alınan ilaçlar bir organa iyi gelirken diğer organın zarar görmesine neden oluyor. Ancak Stanford mühendisleri biyotıp alanındaki gelişme ile bu soruna çözümcü bir yaklaşım getiriyor. Şu anda umut verici bir yenilik olan milirobot, tıbbın cankurtaranı olmaya hazır.
Millirobot Tek Bir Hedefe Odaklı Hareket Ediyor!
Stanford Üniversitesinden Renee Zhao, aynı anda pek çok millirobot tasarımı üzerinde çalışıyor. Zhao, vücutta yüzebilir millirobot hakkında şimdiye kadar geliştirdikleri çok işlevli, en sağlam ve kablosuz robot olduğunu söyledi. Bu millirobot, organlar arasında hem kaygan hem de pürüzlü yerlerde kolaylıkla rahat bir şekilde yüzebiliyor. Aynı zamanda vücut sıvıları arasında yüzmek konusunda oldukça kabiliyetli. Böylece sıvı ilaçları vücuda taşırken oldukça maharetli ve zarif bir şekilde, hedefe odaklı olarak ilerliyor.
Bir diğer anlamda enjekte ilaçlar ya da oral olarak kullanılan haplar gibi vücuda girdiği anda dağılmıyor ve etkisini kaybetmiyor. Adeta hedefe odaklı bir şekilde ilerleyen milirobot, hedefe ulaşana kadar ilacı alıkoyuyor. Ardından vücudun ulaşması gereken noktasına yüksek konsantrasyonlu bir şekilde ilaç salımını yapıyor. Millirobot, özellikle çoklu organ yetmezliği gibi karşı karşıya kalınan durumlarda ilaç dağıtımında büyük bir rol oynayacak.
Millirobotların geometrik tasarımları noktasında da ciddi bir faaliyet gösteren araştırmacılar, tasarım konusunu önemsiyorlar. Çünkü en doğru bir biçimde, itme kuvveti ile vücut içerisinde ilerleyebilmesi gerekiyor. Bunun için farklı uygulama ve aktiviteye karşı tek bir yapıya ulaşmaya çalışıyorlar.
Geliştirilen millirobotun, biyomedikal alanda çağır açıcı olacağını söylemek mümkün. Özellikle doktorların hastalarını muayene ve tedavi etme şekli kökten değiştirme ihtimali oldukça yüksek. Aynı zamanda millirobotların vücut içerisindeki hareketlerini takip etmek mümkün olacak. Bunun için ultrason görüntülemeyi kullanmaları yeterli olacak. Ayrıca bu durum açık şekilde organları kesme ihtiyacını da ortadan kaldırıyor.
Tıp dünyasına çok farklı bir boyut kazandıracak olan vücutta yüzebilir bir millirobot hakkında siz ne düşünüyorsunuz? Sizler de Stanford Üniversitesi tarafından yapılan çalışma hakkındaki düşüncelerinizi aşağıdaki yorumlar bölümünden bizlerle paylaşabilirsiniz.