Lityum iyon piller, elektrikli araçlar için hayati önem taşıyor. Yeniden şarj edilen bu lityum iyon bataryalar, elektrikli araçların enerji depolamasını sağlıyor. Ancak, batarya maliyetindeki artışlar ile elektrikli araçlara da bir fiyat artışı uygulanması söz konusu.
Lityum iyon batarya üretiminde kullanılan ana materyaller arasında lityum, grafit ve kobalt gibi hammaddeler yer alıyor. Ortaya çıkan raporlar ise bu maddelerin maliyetindeki artışın 2022 yılında artmaya devam edeceğini gösteriyor.
Tabii ki bu durum yalnızca elektrikli araç üreticilerini etkilemeyecek. Farklı sektörlerde yer alan çeşitli şirketler bu malzemelerdeki fiyat artışından etkilenecek gibi gözüküyor. Ancak aralarında en çok darbeyi alacak sektörlerden birisi şüphesiz otomotiv üreticileri olacak.
Bloomberg tarafından paylaşılan rapora göre pil yapımında kullanılan metaller daha önce benzeri yaşanmamış bir fiyat artışı ile karşı karşıya. Bu duruma neden olan en önemli unsurlardan birisi ise salgın oluyor.
Sektörün önemli isimlerinden Kwasi Ampofo’ya göre, küresel anlamda bir toparlanma yaşanacak zamanda yeni varyantın ortaya çıkması süreçleri aksatmış gibi gözüküyor. BloombergNEF’de madencilik ve metal bölümünün lideri olan Ampofo, bu durumun 2022’ye kadar devam edeceğini belirtiyor. Lityum, grafit, ve kobalt gibi maddelerin bir süre daha yüksek fiyatla üreticilere ulaşacağını ifade ediyor.
Ampofo, 2023 yılında bu maddelerdeki artışın duraklama ihtimalinden ve fiyatlarda olası bir düşüşten de bahsediyor. Nikel konusunda ise 2022 yılının ikinci yarısında bir düşüş olmasının muhtemel olduğunu belirtiyor.
Gelecek Dönemde Elektrikli Araç Talebi de Artacak
Elektrikli araçlar için gerekli olan bu hammaddelerin fiyatındaki artışın yanı sıra kapasitenin yeterli olmaması da bir sorun teşkil ediyor. Lityum ücretlerinin bu sene tarihte görülmemiş seviyeye ulaştığı ifade ediliyor. Ayrıca yakın zamanda bu fiyatta bir değişiklik olmayacağı da tahminler arasında.
Benzer bir durumu kobalt ve nikelde de görmek mümkün. Tedarik zincirinde yaşanan sorunlar, fiyatta artışa neden oluyor. Lojistik problemleri ise hem gecikmeye neden oluyor hem de fiyat artışının önüne geçmeyi engelliyor.
Elektrikli araçların son senelerde çok daha yaygın hale gelmesi, lityum gibi maddelerin pazarında bir sıkışıklığa da neden oldu. Yetersiz maden kapasiteleri de elektrikli araçların fiyatını ve üretim süresini etkiliyor.
Gelecek dönemlerde de lityuma olan ihtiyaç azalmayacak gibi gözüküyor. 2020 yılında 3 milyon elektrikli araç satışı mevcutken tahminlere göre bu miktar 2040 yılında 66 milyona yükselecek.
Küresel ısınma ve temiz enerji arayışı, şarj edilebilir batarya ile sunulan elektrikli araçlara yönelimi artırıyor. Aynı zamanda doğal kaynakların gün geçtikçe azalması alternatif enerjilere yönelmeyi gerektiriyor.
Bu bağlamda elektrikli araç talebi de gelecek yıllarda çoğalacak gibi gözüküyor. Ancak batarya üretimi için gerekli maddelerin daha dengeli fiyatlara ulaşması için 5-6 yıl kadar bir sürenin geçmesi gerektiği tahmin ediliyor.
