Zamanın farklı noktaları arasında hareket etmek yıllardır bilim insanları ve bilim kurgu eserleri için popüler bir konu olmuştur. Bütün bu eserler kendi kurdukları teoriler üzerinden zaman yolculuğunu işlemiştir. Fakat gerçek, tabii ki bu eserlerde gösterildiğinden çok daha karışık. Peki, bu kadar işlenen ve kimi bilim insanları tarafından ölümcül olabileceği düşünülen zamanda yolculuk mümkün mü?
Bu soruyu cevaplayabilmek için ünlü fizikçilerin zaman ile ilgili çalışmalarına göz atabiliriz.
İçindekiler
Albert Einstein ve Zaman
Einstein, zamanı bizim anladığımız ve tanımladığımız gibi görmüyordu. Einstein’a göre zaman görecelidir ve uzaydaki hıza bağlı olarak farklı gözlemciler için değişmektedir. Burada uzay, yolcunun konumunu gösteren genişlik, yükseklik ve uzunluk gibi koordinatları sağlayan üç boyutlu bir alandır. Einstein’a göre zaman ise bu alana başka bir koordinat, dördüncü bir boyut ekler.
Einstein’ın özel görelilik ve genel görelilik teorileri, başka bir şeye göre ne kadar hızlı hareket ettiğinize bağlı olarak zamanın yavaşlayıp hızlanabileceğini ayrıca zamanın yerçekimini bükebileceğini söylüyor. Fizikçinin bulduğu, özellikle özel görelilik teorisi, çok hassas verilere sahip GPS uydu teknolojisi ile kanıtlanmıştır.
Uyduların yerdeki gözlemcilere göre Dünya üzerindeki hızlarının artması, saatlerin günde 38 mikrosaniye kazanmasına neden olmakta. Bu duruma zaman genişlemesi adını da verebiliriz. Zaman genişlemesi aynı zamanda ikiz kardeşi olan astronotların, Dünya’da kalan tek yumurta ikizlerinden biraz daha genç bir şekilde gezegene dönmeleri sonucu, zaman yolcuları olarak adlandırılmalarına sebep oluyor.
Peki zamanda geriye gitmek teorik olarak ne kadar mümkün?
Işık Hızı ve Zaman Yolculuğu
Elektromanyetik bir dalganın yayılabileceği en yüksek hız, ışık hızı olarak bilinen şeydir. Bu da saniyede 299,792,458 metredir. Einstein, özel görelilik teorisi çerçevesinde ışık hızının evrensel bir sabit olduğunu, yani ışığın bir boşlukta ve gözlemciden bağımsız olarak her zaman aynı hızda hareket ettiğini varsaydı.
Nedensellik yasası ise hiçbir şeyin ışık hızından daha hızlı olamayacağını söyler. İşte, “geçmişe doğru zamanda yolculuk mümkün mü?” sorusunda belirleyici rol oynayan bu durumdur. Yasa, bir eylemin etkisinin ancak nedenden sonra ortaya çıkabileceğinin altını çizer. Ve bunun da geçmişe yolculuğu imkansız hale getireceğini belirtir.
Nottingham Üniversitesi Fizik ve Astronomi Okulu araştırmacısı Peter Millington konuyla ilgili: ‘’Zamanda geriye yolculuk yapmam ve doğumumu engelleyen olayları harekete geçirmem, etkiyi (beni), nedenin (doğumumun) önüne koymaktır.’’ açıklamasını yaptı.
Solucan Delikleri
Fakat Stephen Hawking’e göre geçmişe yolculuğun mümkün olabileceği bir yol var. O da evrendeki iki uzak yeri birbirine bağlayan solucan delikleri. Bilim insanlarına göre teorik olarak solucan delikleri de kara delikler sonucu oluşmakta.
Millington: ‘’Uzayın bir bölgesine ne kadar kütle sıkıştırırsak, uzay-zaman o kadar çarpık hale gelir. Bu durum da ışığın bile çekim kuvvetinden kaçamamasına ve bir kara delik oluşmasına sebep olur.’’ diyor. Eğer yolcu bu kara deliğin kenarında bulunursa, zamanın dünyadaki bir gözlemciye göre sonsuz derecede yavaş geçtiği bir ortamda bulunur.
Yukarıda anlattığımız duruma bir filmden örnek verebiliriz. Bilim kurgu olarak çekilen Interstellar filmini izlediyseniz baş karakterin, kara delikler sayesinde, uzaydaki görevinden döndükten sonra kendi kızından daha genç göründüğünü hatırlarsınız. Bu durumda karakterin dünyaya dönmesiyle adeta geleceğe yolculuk yaptığını varsayabiliriz.
Peki Hawking’in önerdiği gibi uzay-zamanı kendi içinde bükerek oluşturulacak solucan delikleri geçmişe gitmeyi mümkün kılabilir mi? İşte bu cevabından hala emin olunamayan bir soru.
Büyükbaba Paradoksu
Zamanda yolculuğun mümkün olduğu senaryolarda ise karşımıza paradokslar çıkıyor. Büyükbaba paradoksu da bunlardan biri.
Günümüzün en güncel olayı olan Covid-19 virüsünü baz alalım. Eğer zamanda yolculuk yapıp 2019’a dönerek ilk hastayı bulup izole etseydiniz salgın olmazdı değil mi? Tam olarak değil, çünkü böyle bir durumda yaratılacak gelecekte en başta zaman yolculuğuna karar veremezdiniz.
Fizikçiler Einstein’ın görelilik teorisini ortaya atmasından bu yana “zamanda yolculuk mümkün mü?” sorusuna olumlu yanıtlar veriyorlardı. Fakat yine de yukarıdaki virüs örneğinde olduğu gibi senaryolar karşımıza çıkıyor.
Paradoksa adını veren durumu inceleyelim: Diyelim ki bir zaman yolcusu geçmişe dönerek büyükbabasını öldürüyor. O zaman büyükbabasının çocuğu ve onun çocuğu olan zaman yolcusu da evrenden silinir. Ama bu durumda büyükbabayı kim öldürecek?
Paradokslarla dolu, on yıllardır en çok tartışılan ve işlenen konulardan biri olan zamanda yolculuk, yakın gelecekte de kanıtlanması zor fakat merak uyandıran bir konu olacak diyebiliriz.