Souls-Like Türü Oyunlar Sektöre Yön Veriyor

Son zamanlarda gittikçe popülaritesi artan souls-like türü oyun sektörüne de yön vermeye başladı. Neredeyse her yeni çıkan oyun souls-like türünün save sistemini ve dövüş mekaniklerini kullanıyor. Tabi türün adına yaraşır şekilde, hepsi zorluğuyla kendinden bahsettiriyor. Ancak şu ana kadar diğer şirketler tarafından çıkarılan oyunların çok nadir bir kısmı türün öncüsü FromSoftware kadar başarılı ve adından bahsettirebilen oyunlar yapabildi. Gelin beraber bu konunun nedenini biraz irdeleyelim.

Indie oyun firmalarından tutun da EA gibi oyun sektörünün mega şirketleri bile souls-like oyun yapmaya çalıştı. Bağımsız firmalar tarafından Hollow Knight gibi başarılı bir oyun çıktı, EA ise Star Wars Fallen Order’la bu türe giriş yapmıştı. Hollow Knight çok olumlu geri dönüşler aldı, Star Wars oyuncular tarafından beğenilse de çok büyük bir hit yakalayamadı. Bunların dışında Steam’e girip bu oyun türündeki oyunları aratırsanız olumsuz oylara sahip onlarca souls-like oyun bulabilirsiniz. Ancak diğer şirketlerin FromSoftware’e göre neyi yapamadığına geçmeden önce souls-like nedir gelin ona bakalım.

souls-like-türü
Dark Souls 3’ten bir görüntü

Nedir Bu Souls-Like Türü ve Neden Bu Kadar Popüler?

Souls-like türü oyunlar, elinizdeki kısıtlı materyallerle içinde bulunduğunuz fantastik dünyada düşmanlarınıza karşı savaştığınız oyunlardır. Bu oyunlarda, diğer oyunlar gibi özel güçleriniz, özel yetenekleriniz ya da sizi diğer karakterlerden ayıran, sizi o dünyanın kahramanı yapacak bir özelliğiniz olmaz. Elinizde tercihinize göre kılıç-kalkan veya büyülerle düşmanlarınızı alt etmeye çalıştığınız ve yapayalnız olduğunuz bir dünyada hayatta kalmaya çalışırsınız.

1. Souls-Like Türünde Save Sistemi Nasıl Çalışır?

Bu tür oyunlarda diğer oyunlarda olduğu gibi otomatik kayıt sistemi yoktur. Bonfire adı verilen noktalarda ilerlemeniz kaydedilir, bu noktalar dışında ölürseniz en son ulaştığınız bonfire’dan tekrar doğarsınız. O bonfire’dan sonraki ilerlemeniz tamamen silinir. Bonfire noktalarında dinlenerek can ve mana kazanmanızı sağlayan iksirleri yenilersiniz. Ayrıca dinlendiğiniz andan itibaren bütün öldürdüğünüz düşmanlar yeniden canlanır.

2.Karakter Geliştirme

Souls-like oyunlarda öldürdüğünüz düşmanlardan ruh toplarsınız ve bu ruhlarla can, güç, yetenek, dayanıklılık gibi, bu acımasız dünyada karakterinizi daha güçlü yapacak özellikleri geliştirirsiniz. Ancak öldüğünüz zaman bu ruhların tamamını öldüğünüz yerde düşürürsünüz ve tekrar doğduğunuzda ruhlarınızı öldüğünüz yerden toplayamadan ölürseniz bu ruhları bir daha kazanamamak üzere kaybedersiniz.

3. Souls-Like Türünün Asıl Olayı: Boss Savaşları

Souls-like türünün en önemli özelliği boss savaşlarıdır. Oyuncu kitlesini bu oyuna aşık eden temel unsurdur boss savaşları. Her boss kendine has özelliklere sahiptir ve hiçbiri diğerine benzemez. Bu bosslar saldırı biçiminden görsel tasarımına kadar öyle güzel düşünülmüştür ki oyuncu bir yandan ölme korkusu yaşar bir yandan da karşısındaki bossun azametine hayran kalır. Bir oyuncu olarak karşınızda alevler püskürterek yumruk sallayan bir dev, sizin elinizde ise sadece bir kılıç ve birkaç büyü vardır. Oyuncuyu bu oyun türüne bağlayan şey işte bu aslında. O koca devi elinizdeki kılıçla yere devirdiğiniz an aldığınız tatmin hissini verebilecek başka bir oyun türü yok.

4. Souls-Like Hikâye Anlatımı ve Kalitesi

Souls oyunları size hikâyeyi anlatmıyor. Evet doğru duydunuz oyunlar size hikâye anlatmıyor. Bu oyunlar hikâyeyi anlatan kâğıt parçalarını ve eşyaları oynadığınız dünyaya serpiştiriyor. Sizden de bu dünyayı keşfederek hikâyeyi sizin anlamanızı bekliyor. Karşınızda ağaçtan gövdesi olan yapışkan ellere ve yumurtalara sahip bir boss varsa emin olun bu olayın bu dünyada mantık çerçevesine oturtabileceğiniz bir hikayesi vardır. Çünkü gerçekten merak edip araştırırsanız bu oyunlar size içinde kaybolabileceğiniz kadar derin bir hikâye sunuyor.

Souls-Like Tarihi

FromSoftware ilk olarak 1994’te “King’s Field” adlı oyunuyla aslında souls türünün atası diyebileceğimiz ilk oyunu çıkarmıştı. Şimdiki popüler “Dark Souls” oyunlarının aksine birinci şahıs görüş açısıyla oynanan bu oyun, temel özellikleri ve hikâyeyi anlatma biçimiyle birebir souls oyunlarının ilk örneğidir diyebiliriz.

Demon-Souls
Demon’s Souls

“King’s Field” ilk çıktığında oyun dünyasında adını pek duyuramamış, satış rakamlarında da istenilen seviyeye ulaşamamıştı. Ancak yapımcı ekip, oyunun tarzını sevdikleri için bu markadan vazgeçmediler. Sonrasında 2009’da Demon’s Souls ile isim değişikliğine giderek “Souls” serisini başlatmış oldu. “Dark Souls” adlı oyunla 2011’de karşımıza tekrar çıkan firma, çoğu oyun eleştirmeni ve oyuncuya göre yeri asla doldurulmayacak bir başyapıta imza attı.

Souls-like Türü Neden Seviliyor?

Souls-like türünün oyuncuların gözünde bu kadar sevilmesinin nedeni oyunun zorlu dünyasında ilk bakışta yenilmesi imkânsız gibi görünen düşmanlara karşı alınan zaferin sağladığı tatmin hissi. İlk oynamaya başladığınızda sanki asla bitiremeyecekmişsiniz gibi gelen bu oyunları bitirdiğinizde, oyuna verdiğiniz paranın her kuruşunu hak ettiğini anlıyorsunuz. Oyunun dünyasına ilk girdiğiniz anda hiçbir şey bilmeseniz bile o dünyanın epik bir hikayesi olduğunu kavrıyorsunuz. Bunu size hissettiren şey ise mükemmel tasarlanmış atmosferi.

Günümüz oyunlarının hepsinin aslında bir noktada birbirine benzemesi oyuncu kesimini oyun oynamaktan soğutuyor. Eski oyunların zorluğunu ve savaş mekaniklerinin gerçekçiliğini özleyen oyuncular için souls-like oyunları bulunmaz bir nimet. Bu yüzden oyunun sadık oyuncu kitlesi bu oyunda aldıkları zevki başka hiçbir oyunda deneyimleyemiyor.

Souls-Like Türünde Diğer Firmaların Başaramadığı Şey Ne?

İncelememizin başında da belirttiğimiz gibi her firma bu türe oyun çıkarmayı deniyor ancak çok az bir kısmı başarabiliyor. Bize göre bunun sebebi souls-like türünün popülerliği artınca bu firmaların türü para sağma amacıyla kullanması. FromSoftware’in sektördeki hızlı yükselmesinin ardından diğer firmalar da benzer türde oyunlar çıkararak bu türe tutkulu oyuncu kitlesinden para kazanmak istediler. Ancak FromSoftware’in emek işlediği hikâye örgüsünü, yarattıkları dünyanın atmosferini ve vuruş hissiyatını kendi oyunlarına yeteri kalitede uyarlayamadıkları için çoğu olumsuz eleştiriler aldı.

Eğer souls oyunlarını daha önceden oynadıysanız az önce bahsettiğim elementlerin bu oyunların temel yapısını oluşturduğunu zaten az çok biliyorsunuzdur. Bunlar olmadan souls-like türü tamamen içi boş ve keyifsiz oyunlara dönüşüyor. Diğer firmaların sığ hikâyeye, birbirini tekrar eden düşman yapısına sahip souls oyunları da oyuncuları ekran başında katlanılamaz bir tecrübeye maruz bırakıyor.

Teknoloji'den geri kalmamak için e-posta listemize abone olun!

Uçaklara ve uzaya meraklı, video oyunu oynamayı seven ve haberlerini takip eden sıkı bir teknoloji takipçisi ve Uzay ve havacılık mühendisi.