Sergey Brin: Google’ın Kurucu Ortağı

Sergey Brin, bilişim dünyasında çığır açan arama motoru, Google’ın kurucu ortağı, iş adamı ve girişimcidir. Aynı zamanda dünya tarihini değiştiren kişilerden biridir demek de yanlış olmayacaktır. Kendisinin Google için yaptıkları bugünkü teknolojinin gelişmesinde büyük bir rol oynamıştır.

Teknoloji dünyasında bir başarıya imza atıldığında, başarının onun gerisinde yer alan isim ya da isimleri öncelemesi olağan gelmiştir hep. Örneğin, bugün Google’ın olmadığı bir yaşam hayal etmek pek de mümkün görünmüyor. Yemek tarifi gibi en basit gündelik sorularımızda bile kendisine başvurduğumuz arama motoru yaşamımızın ayrılmaz bir unsuru haline gelmiş durumda. Peki, bu öncü fikrin arkasında yer alan kahraman kimdir diye hiç merak ettiniz mi?

Aslında burada soruyu şöyle düzeltmek gerekir: Google fikrinin arkasında yer alan kahramanlar kimdir? Çünkü Google, Sergey Brin ve Larry Page adlı iki gencin kafa kafaya vermesi sonucunda ortaya çıkan öncü bir girişimdir.

Bu iki gencin inanılmaz beyinleri, tüm dünyanın kullanacağı bir icadın ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bu icat gün geçtikçe daha fazla kişi tarafından duyulmuş, daha fazla kişi tarafından kullanılmıştır. Öyle ki günümüzde inanılmaz bir icadın da ötesinde, vazgeçilmez bir araç olmuştur.

İşte, bu yazımızda sizleri en popüler arama motoru, Google‘ın kurucu ortaklarından biri olan Sergey Brin ile tanıştırıyoruz.

Google’dan Önce Sergey Brin

Sergey Brin, Ağustos 1973’te Moskova’da eğitimli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geliyor. Brin çiftinden Mikhail Brin ve Euqenia Brin Moskova Devlet Üniversitesi’nden mezunlar. Baba Brin matematik profesörü, anne Brin ise Nasa’nın Goddard Uzay Uçus Merkezi’nde araştırmacı olarak çalışıyor. Sergey’in ailesinin de bilim ile içli dışlı olduğunu görmek sizi pek şaşırtmayacaktır.

Brin ailesi, 1979 yılında, Sergey henüz 6 yaşındayken Sovyetler Birliği’nden çıkış izni alıyorlar. Bunun üzerine, aile Sovyetler Birliği’nden Amerika Birleşik Devletleri’ne göç ediyorlar. Sergey Brin’in hayatını değiştirecek adımlardan birisi de aslında bu oluyor.

Sergey her ne kadar ilk ve ortaokul eğitimini Amerika’da tamamlasa da esas eğitimi anne ve babasından aldığı bilinmekte. Anne ve babası onun eğitimine oldukça düşkün, okul dışında ona takviye dersler verdikleri söylentiler arasında. Bu yönden idealist bir aileye sahip olduğunu da söylemek mümkün.

Sergey, Eleanor Roosevelt Lisesi’nden mezun olduktan sonra 1990 yılında üniversiteye kayıt oluyor. O, 1993 yılında Maryland Üniversitesi Matematik ve Bilgisayar Bilimi Bölümü’nden onur derecesiyle mezun oluyor. Böyle bir kişinin Google’ı icat etmek için gerekli altyapıya sahip olduğunu görüyoruz. Tabii ki eğitim hayatı burada sona ermiyor.

Onun matematik okumasında matematik profesörü olan babasının etkisinin büyük olduğunu söylemek mümkün. Bu açıdan Sergey’in bir nevi babasının izinden gittiği açıkça görülmekte. O, eğitimi lisansla sınırlı tutmuyor. Sergey Brin lisansüstü hayatına Stanford Üniversitesi’nde devam etme kararı alıyor. Birçok dahi gibi Sergey Brin de Stanford’ın entelektüel havasını soluyor. Belki de yaratıcı düşüncelerini burada kurmaya başlıyor.

Akabinde, hız kesmeden bilgisayar bilimi alanında doktora programına kayıt oluyor. İşte, bu hamlenin onun hayatında gerçek bir dönüm noktası olduğu söylenebilir. Çünkü o doktora öğrencilerine verilen oryantasyon programında ileride ortağı olacağı Larry Page ile tanışıyor.

Sergey Brin Larry Page

Google

Larry ve Sergey, her ne kadar başta iki farklı dünyanın insanı gibi görünse de ilerleyen süreçte iki yakın dost oluyorlar. Aralarındaki dostluk ilişkisi ilerleyen süreçte bir iş ortaklığına doğru yol alıyor. Beraber kaleme aldıkları “The Anatomy of a Lage-Scale Hypertextual Web Search Engine” adlı makale onların iş ortaklığının habercisi niteliğinde.

İkili, ilk etapta projelerini ‘BackRub’ olarak adlandırıyor. Bu proje, Ulusal Bilim Vakfı tarafından finanse ediliyor. Yani projenin oldukça umutlu bir geleceği olduğunu düşünüyorlar. Daha sonra BackRub’tan daha üstün bir arama motoru geliştirmenin yolunu buluyorlar. Ardından Brin ve Page, tarafından web sayfalarını sıralamak için kullanılan Google PageRank algoritmasını geliştiriyor.

Buldukları algoritma, bir web sayfasını diğerine bağlıyor, geri bağlantıların alaka düzeyini analiz ediyor. Böylece internet siteleri arasında bir sıralama, doğru sonucu bulma ve kullanıcıların işini kolaylaştırma gibi unsurlar mümkün hale geliyor.

Page ve Brin bundan sonra Page’in odasını bir laboratuvara dönüştürüyor. İki arkadaş, ucuz bilgisayarlardan parçalar çıkarıyor. Bu parçalar sayesinde bir cihaz icat ediyorlar. Bu cihaz, geliştirdikleri arama motorunun Stanford’un geniş bant kampüs ağına bağlanmasını sağlıyor.

Projeleri hızla büyüyor ve Stanford kullanıcıları arasında arma motorunu popülaritesi hızla artıyor. Onların projesi üniversite bilgisayarlarında başarılı bir şekilde yürütülüyor. Bu gelişme, onları kendi şirketlerini kurmak için teşvik ediyor. Bu süreçte Brin ve Page doktora çalışmalarını bir süreliğine askıya alıyorlar. Sun Microsystems’in kurucu ortağı Andy Bechtolsheim tarafından onlara 100.000 dolarlık finansal destek sağlanıyor.

Böylelikle, ikili Kaliforniya’daki şirketleri Google Inc. şirketini resmi olarak kuruyorlar. Nihayetinde 1996 yılında Google’ın ilk sürümü Stanford web sitesinde kullanıma açılıyor. Daha sonrasında ise internet için hiçbir şey eskisi gibi olmuyor.

Brin’in Google Yolculuğunun Tarihçesi

Google için böyle başlayan serüven günümüzde hala devam ediyor. 1997 yılında başlayan akıl almaz maceranın devamında onlarca büyük adım atılıyor. Google’ın kısa tarihini ise birkaç önemli olayla açıklamak mümkün:

  • 1997 yılında Google.com, alan adı olarak kaydediliyor.
  • 1999 yılında ikili, Mountain Wiew, California’da bir bina kiralıyor. Uzun seneler boyunca ev sahipliği yapacak konum da böylece bulunuyor.
  • 2000 yılında ikili Google Adwords aracılığıyla reklamlar üzerinden ciddi gelirler elde etmeye başlıyor. Bu hamleyle birlikte Google ciddi bir gelir kaynağı olma yönünde önemli bir adım atıyor. İlerleyen senelerde ise bu iş modeli çok geniş yankılara sahip oluyor.
  • 2001 yılında Sergey Brin, Google’da Teknolojiden Sorumlu Başkan pozisyonunda görev alıyor.
  • 2004 yılında artık Sergey Brin dünyanın sayılı multimilyarderleri arasında yerini alıyor.
  • 2015 yılında Sergey ana iştiraki Google olan Alphabet Inc. şirketinin ilk başkanı olarak görev alıyor.
  • 2019’da Sergey Brin ana şirketteki yönetici pozisyonundan ayrıldığını açıklıyor. Ancak Alphabet’in yönetim kurulundaki görevini sürdürüyor.
  • 2021 verilerine göre Brin’in dünyanın en zengin 7. kişisi olduğu söyleniyor. Tahmini varlığının ise 115,2 milyar dolar olduğu bilinmekte.

Yardımlar

Sergey Google’da başardıklarının ardından daha çok kişisel projelere yöneliyor. Bu projeler arasında baş sırada yenilenebilir enerji kaynakları yer alıyor. Geleceğin teknolojisi olarak adlandırılan yenilenebilir enerji kaynakları kendisinin dikkatini çekiyor. Üstelik yalnızca onun değil, ortağı Page’in de bu alanda pek çok yatırım yaptığını söylemek mümkün. Örneğin, 2010 yılında Doğu kıyısı elektrik şebekesinin gelişimine yardımcı olmak istiyor. Bu nedenle, onun girişime yüklü bir yatırım yaptığı bilgisi kayıtlarda yer alıyor.

Bununla beraber, Sergey’in aynı zamanda Tesla’nın da ilk yatırımcılarından biri olduğu biliniyor. Elon Musk’ın sahibi olduğu Tesla, dünyanın en önemli elektrikli araç üreticilerinden birisi. Aynı zamanda sektöründe öncü markalardan olan Tesla, uzun yıllar adından söz ettirecek gibi gözüküyor.

Öte yandan, 2004 yılında Google Inc. şirketinin sivil toplum kolu olan Google.org kuruluyor. Bu oluşumun amacı, toplumsal ve küresel alanlarda açığa çıkan sorunlara yardımcı olmak. İşte, Sergey ve Larry eğitim, enerji krizi, açlık yönetimi vb. gibi küresel sorunları ele almaya yardımcı olan teknolojiler geliştirmenin yollarını arıyorlar. Anlaşılıyor ki Sergey için teknoloji, küresel sorunların üstesinden gelmenin bir yolu.

Page ve Brin’in Google.org aracılığıyla pek çok kuruluşa yardımcı oldukları biliniyor. Ayrıca, Brin’in annesi Eugenia’ya Parkinson hastalığı teşhisi konuyor. Bunun üzerine Brin 2008 yılında annesinin tedavi gördüğü Maryland Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne de bağış yapıyor.

Tüm bunlarla beraber, o, bilgiye çok önem veren bir insan. Bu yönünden dolayı The Economist dergisi tarafından “Aydınlanma Çağı İnsanı” olarak anılıyor. Kendisinin gösterdiği başarıların ardından bu ödülü alması da hiç tuhaf kaçmayacaktır.

sergey-brin-zirve

Diğer Projeler

Takvimler 2012’yi gösterdiğinde Brin, Project Glass programına dahil oluyor. Aynı zamanda burada aktif rol alıp gözlük prototiplerinin demosunu bizzat kendi yapıyor. Peki, nedir Project Glass? Bu projeyi artırılmış gerçeklik destekli, Google tarafından yürütülen bir araştırma ve geliştirme programı olarak özetlemek mümkün.

Project Glass ürünlerinin amacı, şu anda çoğu akıllı telefon kullanıcısı için mevcut olan bilgilerin eller serbest biçimde görüntülenmesi ve doğal dilde sesli komutlar aracılığıyla İnternet ile etkileşime izin verilmesi oluyor.

Bunun yanı sıra Brin, Google’ın sürücüsüz araba projesinde de yer alıyor. 2012 yılında Kaliforniya’da Sürücüsüz Araç Yasası’nın imzalanmasında Brin, beş yıl içinde robotik arabaların genel halkın kullanımına sunulacağını ifade ediyor. Tesla’ya olan ilgisinden de bu düşüncelerini öngörmek mümkün.

2019’da Sergey Brin ve Larry Page, ana şirketteki yönetici pozisyonlarından ayrılacaklarını beyan ediyorlar. Brin ve Page, Alphabet’in yönetim kurulunda hizmet vermeye devam ediyor. Onlar Alhabet’in ve Google başta olmak üzere tüm yan kuruluşların en büyük iki hissedarı. Böylelikle tüm kuruluşların kontrol hisselerini elinde tutmaya devam ediyorlar.

Kaynaklarda yer alan bilgiye göre Brin, bugün oğluyla birlikte Ethereum madenciliği yapmak için bir oyun bilgisayarı inşa ettikten sonra blockchain teknolojisiyle ilgilenmeye başlıyor. Google ile dünyayı değiştirmiş olan bu adam, geleceğin teknolojilerini de takip ediyor. Hem sürücüsüz araçlar hem de blockchain teknolojilerini yakından takip eden Brin’in bir teknoloji aşığını da söylemek mümkün.

Kendisinin şüphesiz en büyük icadı olan Google, günümüzde rakipsiz bir arama motoru olarak adlandırılıyor. Rakiplerinden çok daha önde olan Google, çeşitli yan araçlarıyla da milyonlarca kullanıcıya hizmet sağlıyor. YouTube ile dünyanın en büyük içerik platformlarından, Gmail ile de en popüler e-posta servislerinden birisine sahip olan Google, gelecek yıllarda da kullanıcıların hizmetinde olmaya devam edecek gibi gözüküyor.

Ödüller

  • Larry ile birlikte Brin, 2002 yılında MIT Technology Review TR100’de dünyanın 35 yaş altı en büyük 100 yenilikçisinden biri olarak onurlandırılıyor.
  • 2003 yılında, ikili  “girişimci ruhu somutlaştırdığı ve yeni işletmelerin yaratılmasına ivme kazandırdığı için” IE Business School tarafından fahri MBA alıyor.
  • 2004 yılında ise her ikisi “Mühendislikte En Yüksek Ödül” olan Marconi Vakfı Ödülü’nü alıyorlar. Aynı zamanda Page ve Brin Columbia Üniversitesi tarafından Marconi Vakfı’nın Üyeleri olarak seçiliyorlar.
  • 2004 yılında Brin, Chicago, Illinois’de düzenlenen bir törenle Amerikan Başarı Akademisi’nin Altın Plaka Ödülü’yle onurlandırılıyor.
  • Takvimler 2009’u gösterdiğinde Forbes tarafından Brin ve Page’in “dünyanın en güçlü beşinci insanları” oldukları beyan ediliyor.

Teknoloji'den geri kalmamak için e-posta listemize abone olun!

Bilim ve teknolojinin insan yaşamına etkileri konusunda oldukça meraklı. Özellikle, bilim ve teknoloji dünyasına katkıda bulunmuş isimler üzerine yazılar kaleme almayı seviyor. Bu alanlarda araştırmalar yapmak, okumak ve yazmak vazgeçilmezlerinden. Ayrıca felsefe, psikoloji, sosyoloji ve sinema ilgi duyduğu alanlar arasında. Bu alanlar üzerine çeşitli platformlarda ve basılı bir dergide içerikler üretiyor.