Bazı insanlar telefonlarını düzenli olarak şarj edebilme alışkanlığına sahiptir ama bazıları için de bu durum gün içinde defalarca ertelenebilir. Örneğin, çok yorgun olduğunuz bir gece telefonunuzu şarj cihazına takmadan uykuya dalabilirsiniz. Fakat ertesi gün yetişmek istediğiniz bir yer varsa ve telefonunuzu şarj etmek için yeterli bir vaktiniz yoksa bu durum sizler için büyük bir panik durumu yaratabilir. Çözüme ulaşmak için de başvurulan ilk yol, hızlı şarj teknolojisidir. Günümüzde yaygınlaşan akıllı telefon kullanımı ve artan aplikasyon kullanımı ihtiyacı cihazlarımızın pil ömrünü hızlı bir şekilde azaltıp bizleri yarı yolda bırakabiliyor. Teknolojik ürün üreticileri de bir pazarlama yöntemi olarak ürünlerini “hızlı şarj edilebilir” özelliği ile tanıtıyor. “Cihazınız 1 saatten kısa bir sürede şarj edilebilir.” söylemleriyle kullanıcıların gözünü boyayan pazarlama taktikleri hızlı şarj teknolojisi için beklentileri oldukça artırıyor.
Çoğu insan gün içinde telefonunu birden fazla kez şarj etme ihtiyacı duyabilir. Telefonlar içindeki sistemlerin kapasitesi arttıkça ve boyutları da büyüdükçe ek güç ihtiyaçları ortaya çıkabiliyor. Bu nedenle üreticiler de yeni teknolojiler ve daha büyük piller kullanıyor. Hızlı şarj teknolojisi olmadan yeni nesil telefonlarımızın batarya dolumu için uzun bir süre beklememiz gerekebilir.
Akıllı telefon üreticileri de hızlı şarj teknolojisi doğrultusunda bazı pil şarj sistemleri kullanmaktadır. Bunlar, Programlanabilir Güç Kaynağı (programmable power supplies PPS) ve USB Güç Dağıtımı (USB-PD) teknolojileridir. Bu sistemler sayesinde pilin hasar görme sorunlarını minimum seviyeye indirmek için doğru voltaj ve akım sağlanır.
İçindekiler
Dinamiklik İçin Kullanılan Sistemler ve Hızlı Şarj Aşamaları
Pil Şarj Sistemleri
- USB Güç Dağıtımı (USB-PD): USB Güç Dağıtımı hızlı şarj için dinamikliği sağlar. Daha basit bir şekilde anlatmak gerekirse, her telefonda USB kullanan şarj kabloları bulunur. USB bağlantısı üzerinden cihazlar hızlı bir şekilde şarj edilir. Cihazlarınızı aşırı şarj etmek yerine, bunu gerekli miktarda yaparak güç tasarrufu sağlar. USB-PD’ler EMCA kablosu kullanıldığında maksimum 100W güç çıkışına sahiptir (en önemli özelliği) ve çeşitli cihazlar için kullanılır. 100W güç çıkışı özelliği cihazınızın çok daha hızlı şarj edilebilmesi anlamına gelir. USB-PD’ler için olumlu olan bir diğer özellik de tek bir şarj standardına sahip olmasıdır. Önceden her cihazın USB ile şarj edilebilen ayrı adaptörleri bulunurdu ancak USB-PD evrenseldir. Bu sayede USB-PD ile çeşitli cihazlara güç sağlanabilir.
- Programlanabilir Güç Kaynakları (PPS): Genellikle meslekleri nedeniyle elektrik mühendisleri ve teknisyenler PPS’leri sıklıkla kullanırlar. Masaüstü ve modüler güç kaynakları, zemine sabit güç kaynakları gibi çeşitleri bulunur. Aşırı gerilim ve akım gücü oluşması, kısa devre koruması ve sıcaklık kontrolü ayarlarını yapar. PPS sistemi de USB-PD gibi hızlı şarj dinamikliğini artırmak için tasarlanmıştır. PPS, her on saniyede güç kaynağıyla veri alışverişi yapmayı sağlar. Böylece güç kaynağının voltaj ve akımını ürünün özellikleri baz alınarak dinamik bir şekilde ayarlanmasına yardımcı olur.
Cep telefonlarında kullanılan bu hızlı şarj standartları batarya ömrüne ve adaptörlere zarar vermeden sağlıklı bir şekilde performans sağlar.
Hızlı Şarj Aşamaları
Hızlı şarj işlemi 3 aşamada gerçekleşir:
- Sabit Akım Aşaması: Sabit gücün telefona verilmesini sağlayan aşamadır. Cihaza en fazla gücün verildiği aşama sabit akım aşamasıdır. Bu aşamada akım yüksek seviyede sabit kalırken voltaj seviyesi ise tepe noktasına kadar artış gösterir.
- Doygunluk Aşaması: Voltajın en üst noktaya ulaştığı ve akımın düşmeye başladığı aşamadır.
- Damlama/Topping Aşaması: Bu aşamada cihazın pili tamamen şarj edilmiştir. Cihaz bataryasını yavaş yavaş tüketmeye başlar.
Bu işlemlerin gücü ve uzunluğu mevcut bulunan hızlı şarj standartlarına bağlıdır. Farklı firmalar/üreticiler şarj sürelerini değiştiren çeşitli şarj standartlarına sahiptir.
Hızlı şarj teknolojisi ve batarya kapasitesi, aslında kullanıcıların bir cihazı satın alırken belki de cihazın kamerasından daha çok önem verdiği bir özelliktir. Günlük yaşantımızda da bize oldukça fayda sağlar. Yoğun telefon kullanıcısıysanız sahip olduğunuz cihazda mutlaka hızlı şarj edilebilme özelliği olması gerekir. Bu nedenle de üreticiler bu teknoloji için büyük bir çaba gösteriyorlar. Henüz ufak bir kısmını anlattığımız gibi, başlı başına ayrı bir teknoloji olan hızlı şarj sistemleri üzerinde bazı ayrılmış fikirler bulunuyor.
Hızlı şarj teknolojisi geliştikçe ve insanların da talepleri arttıkça bu teknolojinin cihazlara büyük zarar verdiği gibi birçok efsane ortaya atıldı.
Hızlı Şarj Teknolojisi Üzerine Efsaneler
- Hızlı şarj, cihazınızın bataryasına ciddi hasarlar verebilir.
Hızlı şarjlar için böyle bir durum söz konusu değildir. Yalnızca, eğer donanımda teknik bir arıza varsa ya da şarj için geliştirilen kötü bir yazılım bulunuyorsa telefonunuz bu durumda zarar görebilir.
- Cihazı gece şarjda bırakmak bataryaya zarar verir.
Modern teknolojinin ürünü olarak ortaya çıkan telefonlarda bunu engellemek için zaten bir sistem bulunur. Damlama aşamasının yükünü yönetmek ve akım beslemesini kesmek için bu cihazlarda özel çipler vardır.
- Cihazın pil seviyesi sıfırlanmalı ve sonrasında tamamen şarj edilmeli. Pil sıfırlanmadan hızlı şarj cihazına takılmamalıdır.
Yaklaşık 10 yıl öncesinde kullanılan Nikel-kadminyum pillere sahip telefonlar için bu durum geçerliydi. Ancak günümüzde kullanılan akıllı telefonlarda Lityum-iyon piller bulunur. Lityum-iyon piller için, bahsedilen bu durum yanlıştır. Hatta bundan tamamen kaçınılması bile öneriliyor. Hızlı şarjlı telefonlarda bu yöntemi gerçekleştirmek pil sağlığı için istenmeyen kimyasal tepkilere neden olabilir.
Uzmanlara göre telefonunuz hızlı şarj cihazıyla şarj edildiği zaman pil seviyesi 80 civarındayken daha kapsamlı güç kullanır. Bu yüksek güç kısmı, %0’dan %50’ye kadar gerçekleştiği gibi pilin verimli bir şekilde enerjiyi emmediği zamandır. Bu nedenle Lityum-iyon piller hızlı şarjın ilk aşamasında (sabit akım aşaması) enerjiyi en verimli şekilde emer ve %70-80 seviyelerindeyken bu verimi düşürmeye başlar. Pilin verimli bir şekilde emmediği zamanda telefonunuzun şarjda tutulması pilinizin bozulmasına hatta kısa devre yapmasına bile neden olabilir. Bu durumun önüne geçmek için de üreticiler, şarj seviyesi %80’e yakınken voltajı düşüren bir sistem kullanmaktadırlar.
Önerilen şey ise hızlı şarj teknolojisi ile donatılmış akıllı telefonunuzu %20-30’lardayken şarj etmeye başlamaktır. Daha sonra bu seviye %100’e ulaşmadan, %70-80’lerdeyken bırakmaktır. Eğer daha uzun bir pil ömrü istiyorsanız bu uygulamanız gereken bir yöntemdir.
Hızlı Şarj Teknolojisi Gerçekleri
Akıllı cihazlarda kullanılan Lityum-iyon piller sıcaklık değişimlerinden hoşlanmaz. Pil en çok, sıfırdan %50’ye çıkarken maksimum ısı dağıtımıyla karşılaşır. Eğer telefonunuzu önerilen yöntemlerle dikkatli bir şekilde şarj ederseniz sıcaklık olması gereken seviyede kalacaktır.
Telefonunuzu güneş ışığında, havasız kapalı ortamlarda ya da bir ısı kaynağının yakınında şarj etmek sıcaklık seviyesini artırır. Bu tarz sıcaklık artışları Lityum-iyon piller için oldukça olumsuz bir gerçektir. Sıcaklık kadar soğuk ortamlar da bu piller için büyük önem taşır. Aşırı soğuk ortamlar pil gücünün olduğundan daha hızlı yayılmasını sağlar ve kullanıcı deneyimini kısıtlar.
Ekran kullanımı aktifken pil maksimum kapasitesini kullandığı için, hızlı şarj aşamasındayken cihazınız sürekli kullanılmamalıdır. Pil yoğun çalışmaya maruz kaldığı için sıcaklığı yükselecektir. Bu nedenle telefonunuzu şarj ederken uçak moduna alabilirsiniz.
Son olarak telefonunuzu kılıfı olmadan şarj etmelisiniz. Daha önce de bahsedildiği gibi batarya ısıya ne kadar maruz kalırsa ve etrafına ne kadar ısı yayılırsa batarya ömrü o kadar tehlikededir. Eğer kılıfı çıkarırsanız ısı telefonunuzun dışına yönelecektir.
Üreticiler şarj hızları üzerinde çalıştıkça bu yöndeki teknolojiler de zamanla daha iyi bir hale geliyor. USB-PD kullanımının bu yönde bir süre daha kalıcı olarak kullanılacağı öngörülüyor. Gelişen teknolojiyle kablosuz hızlı şarjların da ortaya çıktığı bilgisine sahibiz. Yine de kablosuz şarjlar, kabloluya göre hala daha yavaş şarj ediyor ve sistemli bir yönetim olmadan bu durumu gerçekleştirmek biraz tehlikeli olabilir. Teknoloji firmaları bir süre daha kablosuz hızlı şarj üzerinde çalışacak gibi görünüyor.