Genetik falcılık nedir? Doğduğunuz anda, hayatınız boyunca sahip olacağınız hastalıkları, ne kadar zeki olacağınızı hatta yaklaşık ölüm tarihinizi bilmek ister miydiniz? Kulağa heyecan verici fakat bir yandan da ürkütücü gelen bu bilgileri çok yakında genetik falcılık sayesinde öğrenebileceğiz gibi görünüyor.
Son teknoloji, bilim insanlarının binlerce geni incelemesini mümkün kılıyor. Bu sayede uzmanlar, benzer sağlık sorunlarına sahip insanlarda en büyük ortak özelliğin ne olduğunu buldular. Yaygın hastalıkların çoğunun belirli bir şekilde hareket eden bir grup gen sonucu oluştuğunu anladılar. Bu da onları genetik falcılık üzerinde çalışmaya itti.
Genetik falcılık, doğum sırasında bir DNA karnesiyle kişinin gelecekte geçirebileceği bütün hastalık ihtimallerini, sahip olacağı eğilimleri yani bütün sağlık durumunu hesaplamak için o kişinin DNA’sını inceleyen teknolojidir. Genetik falcılığa göre sadece genom incelenerek yeni doğan bir bireyin ileride sahip olacağı zeka seviyesi bile ölçülebilir. Genetik falcılık nedir? sorusunun cevabını böylece öğrenmiş olduk. Şimdi genetik falcılığın avantaj ve dezavantajlarına bakalım.
Genetik Falcılık : Avantaj ve Dezavantajları
Bu yeni DNA testleri kesin teşhisler yerine olasılıklar sunsa da tıbba büyük ölçüde fayda sağlayabilir. Kanser riskine sahip olma olasılığı olan birisi buna göz yummayacak ve normal bir insandan daha çok kontrole gidip belki de herhangi bir tehlikenin önüne geçebilecektir. Ayrıca bir kişi genetik haritasına bakarak geleceğini planlayabilir ve yapılandırabilir. İlaç üretimi ve tıpta erken tedavi yöntemleri için de bu teknoloji faydalı olabilir.
Fakat bu teknolojinin bazı dezavantajları da gündemde. Genetik falcılıkta olasılıklardan bahsettiğimiz için aslında ileride kanser olacak birinin doğduğu zamanki karnesinde kanser taşıyacağının görünmediğini düşünelim. Bu kişi kontrollere gitmekten kaçınabilir veya bu durumu genetik falında çıkan sonuçlar yüzünden önemsemeyebilir, bu da ileride büyük sorunlara yol açabilir.
Öngörülen bir diğer problem de genetik falcılık sonucu çıkartılacak genetik karnelerle başlayacağı düşünülen ayrımcılık. İnsanlar ileride belki de genetik karnelerine göre okullara gidebilecek, işe girebilecek ve sosyal ortamları bile buna göre oluşacak. Şu anda kulağa bir bilim kurgu dizisi gibi gelse de yakın gelecekte her şey mümkün.
Tıp Dünyası İçin Büyük Bir Adım
Bilim adamları, devam eden bu genetik çalışmalardan elde ettikleri binlerce verileri kullanarak ‘’genetik risk skoru’’ denilen şeyi oluşturuyorlar. Genetik risk skoru benzer tipteki gen verilerini belirlemek için kullanılıyor. Bu sayede uzmanlar, hastalıkların kimlerde ve nasıl çıktığına dair sınıflandırmalar yapabilecek; ellerindeki raporlarla da gelecekteki olası hastalıkları ve belirli gen davranışlarına dayalı diğer özellikleri çok daha kolay tahmin edebilecekler.
DNA’dan hastalık belirleyen bir ekibin parçası olan kardiyolog Amit Khera bu teknolojiyle ilgili şunu söylüyor: ‘’Mesela 10 hastalık için puanınız bu karnede yazacak. Kalp hastalığı için 90, meme kanseri için 50, diyabet için de en düşük yüzde 10’luk dilimdesiniz gibi. Henüz olmasa da bu karneleri yaratacak bilim burada.’’ Khera aynı zamanda bu teknolojinin doktorları uzun süre meşgul eden nadir hastalıkları belirleme konusunda da çok işe yarayacağını düşünüyor.
Bir milyondan fazla kişinin şu anda desteklediği ve çalışmalarına katıldığı bu teknoloji sayesinde ileride insanlık, yeni doğmuş bir kişinin büyüdüğünde kanser veya kalp krizine yakalanma riski, ortalamadan üstün zekaya sahip olma veya tütün bağımlısı olma olasılıkları hakkında tahminlerde bulunabilecek.
Davranışsal genetikçi Eric Turkheimer, genetik verilerin hem iyi hem kötü şeyler için kullanılmasının genetik falcılık teknolojisini aynı anda heyecan ve endişe verici kıldığını söylüyor.
Yakın gelecekte belki de genetik karnelerimize göre sınıflandırılıp hayatımızı yaşayacağız. Ama bütün bu bilim kurgu karamsarlıkları bir yana bırakırsak, genetik falcılık teknolojisi gerçekten amacına ulaştığında tıp dünyası için inanılmaz dev bir adım olacak.