Formula 1’in Yasaklanan Teknolojileri

Formula 1’in yasaklanan teknolojileri nelerdir? 2020 sezonunun başlamasıyla birlikte Formula 1, 70. yılını kutluyor. Bu rekabet dolu 70 yıl içinde takımlar, pist üzerinde birbirleriyle mücadele ettikleri kadar teknolojik inovasyonlarla da birbirlerinin önüne geçmeye çalışıyorlar. Bu teknolojik gelişmeler takımları daha da ileri taşırken bazen de FIA’nın (Uluslararası Otomobil Federasyonu) radarına takılabiliyor.

FIA’nın her sezon ve sezon arası getirdiği kurallar mevcuttur. Bu kurallar takımlar arası rekabeti dengelemek, rekabeti her zaman canlı tutarak iyi bir seyir zevki sunmak ve pilotların güvenliğini sağlamak adına çeşitli yasaklar getirir. Aynı zamanda serbestlikler ve gri alanlar bırakarak da takımların teknolojik ve mühendislik olarak ileri noktaya gelmelerine göz yumar. Takımlar böylelikle büyük bir teknolojik inovasyon yarışına girerler ve F1 adeta otomotiv dünyasının bir laboratuvarı haline gelir. Bunun en güncel örneği olarak Mercedes AMG Petronas takımının 2020 sezon hazırlıklarında deneyip kullanmaya başladığı DAS teknolojisini gösterebiliriz. Peki önceki zamanlarda takımların deneyip yasağa uğrayan teknolojileri nelerdir? Bu yazımızda sizlere Formula 1’in yasaklanan teknolojileri konusunu ele alacağız.

1- X Wings

Kanat teknolojisi Formula 1’in en temel ve önemli teknolojisi diyebileceğimiz bir konudur. Lotus F1 takımı, 1968 yılında araçlarının arkasına dev kanatları takarak bu teknolojiye öncü olmuş ve diğer takımlara da örnek teşkil edecek bir adım atmıştır. Kanat teknolojisini önemli kılan şey, aracın downforce’unu (yere basma kuvveti) artırıp yüksek hızlarda viraj alabilmesine yol açmasıdır. Lotus’un geliştirdiği dev kanatları takımlar ilerleyen senelerde aracın ön kısmına da monte ederek ön tekerleklerin yere basma kuvvetini artırmak istediler. Fakat bu inovasyon, araçlar kaza yaptıktan sonra kopan ön kanatların pilotların kafasının kopmasına yol açacak kadar tehlike arz eden hale gelmiştir. Bu nedenle giyotin ismini almış ve FIA tarafından güvenli olmaması sebebiyle yasaklanmıştır.

Bunun üzerine 1997 yılında Tyrell Racing F1 takımı, önceki senelerdeki araçlarında kullandığı kanatları kullanarak aracın sağ ve sol taraflarına takıp FIA kuralları çerçevesinde yüksekliklerini ayarlayıp yere basma kuvvetini büyük oranda artırmıştır. Aracın arka kanadı arkadan, ön kanadı önden yere basarken orta kanatlar ortadan yere basma kuvveti sağlıyordu. Böylelikle downforce olarak araçlarını çok ileri noktaya taşımış ve Ferrari gibi diğer takımlara da örnek olmuşlardır. FIA 1998 yılından sonra güvenli olmadığı gerekçesiyle bu teknolojiyi yasaklamıştır.

Formula 1'in yasaklanan teknolojileri listesi.

2- Tuned Mass Damper (Kütle Sönümleyici)

Renault Formula 1 takımı 2006 yılında araçlarının ön kanatlarına ağırlık, yay ve damper bağlayarak bir titreşim sönümleyici veya kütle sönümleyici de diyebileceğimiz bir parça ekledi. Bunun en büyük avantajını ise virajlarda elde etti. Virajlarda araçların ön kanatları, özellikle araçlar, kerblerin (virajlarda yol kenarında bulunan engelli yüzeyler) üzerinden geçerken büyük oranda titriyorlar. Bu da ön kanatların üzerinden geçen hava akışını bozuyor ve yere basma kuvvetini (downforce) kaybedip aracın arkasına havayı düzgün bir şekilde iletememesine yol açıyor. Tıpkı araçların Dirty Air’e maruz kalıp düzgün hava akışı elde edememesi gibi.

Renault Formula 1 takımı, ön kanadın içine hareket eden bir kütle, damper ve yay yerleştirerek aracın titreşimi sırasında oluşan kinetik enerjiyi kütleye aktarıyordu. Böylece kinetik enerji sönümlenerek aracın ön kanadının titremesinin önüne geçiyorlardı. Bu şekilde virajlarda oldukça istikrarlı ve hızlı bir performans sergiliyorlardı. Kütle sönümleyici, fizikte oldukça temel bir prensiptir ve günümüzde de yüksek yapılarda deprem ve şiddetli rüzgar durumunda titremeyi engellemek için kullanılır. Renault takımı da bunu pistlere taşıyarak etkili bir teknolojik hamle yapmıştır. Ne yazık ki 2006 yılında FIA tarafından yasaklanıp Fernando Alonso’lu Renault’un önü kesilmiştir.

Formula-1-teknolojileri

3- F Tüneli

Kanatların Formula 1 takımları için önemini yukarıda da belirtmiştik. 2010 yılında FIA’nın yayınladığı kurallara göre, araçların kanatlarında herhangi bir aktif parça kullanılması yasaklanmıştı. Günümüzdeki DRS teknolojisinde olduğu gibi kanatların herhangi bir aktif mekanik parçası o zamanlar yoktu. McLaren F1 takımı, belirlenen kurallarda bir açıklık bularak aracın ön kısmına bir hava girişi yerleştirdi. Başlangıçta aracın elektronik aksamlarını soğutma amacıyla yerleştirdiğini belirtti. Aslında bu hava tüneli aracın arka kanatlarına giden havayı ayarlıyordu. F tünelinden giren hava akımı, şasinin içindeki tüneli takip ederek arka kanada iletiliyordu ve orta noktalarda kokpitin içine doğru bir çıkışı mevcuttu. Pilot diziyle kokpit içindeki açıklığı kapatmazsa arka kısma giden hava kısıtlanıyor ve araçta herhangi bir değişiklik söz konusu olmuyordu.

Düzlüklerde pilotlar gaza bastıklarından dolayı sol dizlerini kullanmadıkları için sol diziyle bu kokpitteki açığı kapatıyordu. Böylelikle hava akışı bozularak aracın yere basma kuvveti de azalıyordu. Düzlüklerde zaten yere basma kuvvetine ihtiyaç olmadığından ve hava sürtünmesini pilot azaltarak ciddi bir avantaj elde ediyordu. Diğer takımlar da birebir aynı teknolojiyi kullanmasa da benzer hava girdilerini şasilerine yerleştirdiler. Fernando Alonso yarış esnasında Ferrari aracını kullanırken sol eliyle bir hava girdisini kapattığı anlaşılınca bu güvensiz bir teknoloji haline gelmeye başladı. FIA görevlileri de pilotların iki elinin de direksiyonda olması gerektiğini düşünerek bu inovasyonu yasakladı.

Formula 1'in Yasaklanan Teknolojileri. F tüneli

4- Arka Fren Pedalı

Günümüzde Formula 1 araçlarında bir gaz ve bir pedal freni olacak şekilde iki adet pedal mevcuttur. 1997 McLaren aracında ise fren pedalının yanında konumlanan üçüncü bir pedal mevcuttu. Bu pedal sayesinde ön fren pedallarını sıkmadan sadece arka pedalları sıkırak aracın virajlarda önden kaymasının önüne geçebiliyorlardı. Bu bağımsız fren pedalı teknolojisi yardımıyla McLaren, o sene içinde Mikka Hakkinen’in de başarılı pilotajıyla genel olarak yarışları önde bitirmeyi başardı. Bunun üzerine Ferrari tarafı ise McLaren’in bu başarılı tablosundan rahatsızlık duyarak FIA’ya şikayette bulundu. FIA da 1998 yılında bu teknolojiyi yasakladı. McLaren’in tarafı ise buna tepki göstererek Ferrari’nin onlarla teknik ve mühendislik olarak rekabet etmeyi tercih etmek yerine şikayet edip yasaklattıklarını belirtti.

Formula-Yasaklanan-Teknolojileri-McLaren-arka-fren-pedalı

5- Altı Tekerlekli F1 Aracı

1976 yılında Tyrell F1 takımı, altı tekerlekli bir araçla piste çıkma kararı aldı. Arka tarafta iki, ön tarafta dört adet teker yer alıyordu. Araçlar arkadan itişli olduklarından dolayı motor gücünü arka iki tekere iletiyor ve araç sadece arka iki tekerden hızlanıyordu. Toplamda sadece bir yarış kazandıktan sonra takım olarak pek de avantajlı bir teknolojik hamle yapmadıkları kanaatine vardılar ve sonraki sezonun sonunda dört tekere geri döndüler. Fakat bu fikir FIA tarafından herhangi bir yasaklamaya maruz kalmadı ve diğer takımların da aklının bir köşesinde fikir olarak kendine yer edindi.

1982 yılına geldiğimizde Williams F1 takımı da altı tekerlekli aracını tanıttı. Ancak öncekinden farklı olarak fazladan iki teker arka kısımda yer alıyordu ve tahmin edeceğiniz gibi motor arka dört tekere güç aktarıyordu. Bu sayede hızlanma açısından avantaja sahip olurken daha iyi bir yol tutuşu da elde ediyorlardı. Her ne kadar aracın dört tekeri arka kısımda yer alsa da araç bildiğimiz dört çeker bir otomobildi. Bu da FIA’nın radarına takılıp dört çeker araçların Formula 1 ‘de kullanılamayacağı gerekçesiyle yasaklandı.

Formula-1-yasaklanan-teknolojileri-tyrell-6-teker.

6- Fan Car

Bu teknolojiyi anlatmadan önce “yer etkisi” veya “venturi” prensibini açıklamamız gerekecektir. Yer etkisi; uçabilen bir canlının ya da hava aracının başka bir yüzeye yakın uçuş gerçekleştirdiklerinde uçuş karakteristiklerinin değişime uğramasıdır. 1977 ve 1978 sezonunda da Lotus takımı yer etkisini bulduğu için oldukça avantajlı bir konumdaydı. Amaçları, aracın altında akan havayı kontrol ederek bir hava akımı yaratmaktı. Bu şekilde dönüşlerde aracın yere basma kuvvetini artırarak Lotus, önemli bir avantaj elde ediyordu. Diğer takımlar da çeşitli firmalardan mühendisleri işe alıp bu teknolojik hamleye benzer bir inovasyon geliştirmeye çalıştılar.

1978 yılında Brabham F1 takımı buna benzer bir teknoloji bulmaya başardı. Aracın arkasına büyük bir fan yerleştirerek yaptıkları açıklamalarda aracın motorunu soğutmayı amaçladıklarını belirttiler. Ancak bunun yanında aracın altındaki havayı aracın dış kısmına yollayarak aracın altında bir vakum bölgesi oluşturuyordu. Bu sayede araç ciddi manada yere basma kuvveti elde ederek büyük oranda avantajlı konuma geldi. Hatta dönemin efsane pilotu Niki Lauda ilk yarışta ikinciye 38 saniye fark atarak birinciliği elde etti. Diğer takımlar da bu dominasyonun önüne geçme adına FIA ile iletişime geçtiler ve FIA, Brabham takım sahibiyle konuşarak bu teknolojiyi kullanmamasını rica etti. Tek bir yarışta kullanılan bu teknoloji de tarihin tozlu sayfalarına kazındı ve Formula 1’in yasaklanan teknolojileri arasında yerini aldı.

Formula-1-in-yasaklanan-teknolojileri-listesi-ve-Fan-car-Brabham-F1.

Bu yazımızda sizlere Formula 1’in yasaklanan teknolojileri konu başlığı altında takımların FIA’nın radarına takılan teknolojilerini listeledik. Her biri birbirinden dahice fikirler içeren bu teknolojiler, rekabeti farklı bir boyuta taşıması bir yana mühendislere de ilham kaynağı olmuştur. Günümüz otomotiv sanayisinde birçok arabada Formula 1 teknolojilerinin izlerini görmemiz mümkün.

Teknoloji'den geri kalmamak için e-posta listemize abone olun!

Okumayı ve eleştirmeyi sever. Motor sporlarının sıkı takipçisi. Petrolhead.