Formula 1 DAS teknolojisi sayesinde çok daha kullanışlı bir hale geliyor. “Formula 1” denildiği vakit insanların aklına aslında, insan ve makinenin muazzam birlikteliğinin sonucunda pilotların bitiş çizgisine ulaştığı ve unutulmaz hikayelerin ortaya çıktığı bir spor dalı geliyor. Eski zamanlarda teknolojik gelişme açısından araçlar, bugüne göre büyük farklılıklar taşımıyorlardı. Bu farklılıkları da pilotlar yetenekleriyle kapatıyorlardı. Yani pilotların zaferde olan payları araca göre daha fazlaydı.
Özellikle efsane pilot Niki Lauda’nın da verdiği ilginç demeçteki gibi iyi eğitilmiş bir maymunu kokpite koyduğunuz zaman arabayı sürebilir hale gelebilirdi. Fakat günümüzde ise teknolojik ve teknik imkanların artmasıyla beraber Formula 1 teknik, mühendislik ve teknolojik açıdan adeta bir laboratuvar haline gelmiştir. Özellikle Mercedes F1 takımının 2020 sezonu öncesi geliştirdiği DAS (dual axis steering) ismiyle ses duyuran teknolojik inovasyonuyla rekabete farklı bir boyut getireceğinden hiç şüphemiz yoktur. Peki nedir bu Formula 1 DAS teknolojisi ve pilota ne gibi avantajlar sunmaktadır?
İçindekiler
Formula 1 DAS Teknolojisi
DAS’ı basitçe tanımlar olursak 2017’den beri grid’deki araçlarda gördüğümüz push rod sisteminin daha gelişmiş bir hali diyebiliriz. Push Rod sisteminde, aracın tekerlek kısmından aracın şasisine çapraz şekilde uzanan bir itme kolu mevcuttur. Bu kol daha kısa tutulan bir ekstra parça ile tekerlek bölümüne bağlanır ve oradaki mekanizma itme kolunun çalışma şekliyle oynanmış olur. Bu sayede pilotlar virajlarda downforce dediğimiz yere basma kuvvetini artırdığı için mevcut hızlarını düşürmeden yarışa devam ederler. Mercedes takımı da bu mevcut Push Rod sistemini daha ileri bir noktaya taşıyarak pilotun direksiyonu kendine çekmesiyle süspansiyon sisteminde değişiklikler yapmasına imkan tanımıştır.
Süspansiyonların yarış içinde pilot tarafından değil de bilgisayar tarafından değişikliğe uğradığı ve pistin durumuna göre ayarlandığı bir sistemi de Williams Renault takımının 1993 sezonunda geliştirdiği araçta görmüştük. Fakat 1994 sezonunda Uluslararası Yarış Federasyonu (FIA) getirdiği yasaklamayla bu inovasyonun önünü kapamıştır. Bu nedenle Mercedes takımının mevcut süspansiyon kurallarını adeta dolanarak geliştirdiği bu sistemle tekerlerin toe açısı denir. Pilot yarış içerisinde değiştirip artı bir değer kazanır. Tekerleklere pozitif toe açısı yani pozitif kamber vererek diğer pilotlara nazaran 3 açıdan avantajlı hale gelmektedir.
Formula 1 Pilotları DAS Teknolojisiyle Daha Avantajlı
1) Düzlük Hızı
Takımlar yarış öncesinde pistin virajlarına uygun bir şekilde lastiklerinin toe açısının ayarlarını pozitif veya negatif oynamalarla elverişli hale getirdikleri için birtakım eksilere sahiptir. Ayrıca, düzlüklerde tekerlekleri nötr açıya sahip olmadığı için maksimum hıza ulaşmakta zaman kaybetmektedirler. Fakat DAS sistemiyle virajlarda toe out açısı artırıldıktan sonra viraj çıkışında tekerlekler nötr pozisyona geldikleri için hızlanma ve maksimuma ulaşma açısından en avantajlı açıya gelirler.
2) Viraj Dönüşleri
Pilotun direksiyonu kendisine çekmesiyle aracın lastikleri pozitif kamber açısı olarak toe out pozisyonuna gelmektedir ve araç zemine daha da yaklaşarak yere basma kuvvetinden faydalanır. Ayrıca en uygun viraj çizgisini takip ederek viraj çıkışında avantajlı pozisyonda yer alır.
3) Lastik Aşınması
Lastikle virajlara girerken veya çıkarken özellikle pistin hızlı virajlarında yüksek sürtünme kuvvetine maruz kalırlar. Bu kuvvet lastiklerin nötr veya nötre yakın açılarda ayarlandığı zamanlarda lastiğin merkezinde toplanmaktadır. Bundan kaynaklı olarak da lastiğin genellikle orta kısmında aşınma artmaktadır. Fakat DAS sistemiyle dışa kamber açısı kazanan lastiklerin sadece iç kısmı büyük oranda sürtünme kuvvetine maruz kaldığı için lastiklerin ömrü daha da uzamaktadır. Bunun sonucunda pilotların pit stopa girme ihtiyacını azaltıp ayrıca zemine daha da iyi tutunmasını sağlamaktadır.
Kısacası Mercedes’in getirdiği DAS yeniliğiyle teknolojik açıdan diğer takımlara üstünlük kuracağı mutlak bir gerçektir. Diğer takımlar mevcut imkanları ve araştırma geliştirme çalışmalarıyla DAS sistemine benzer bir yenilik getirmeye ve bu rekabetten geri kalmamaya mecburdurlar. Yoksa birkaç sezon daha Mercedes takımının dominasyonunu biz seyirciler izlemeye devam edeceğiz gibi gözüküyor.