David Heinemeier Hansson Danimarkalı bir programcı, Ruby on Rails‘in yaratıcısı ve Basecamp’ın kurucu ortağıdır. Ruby on Rails; Twitter, Shopify, Airbnb gibi büyük şirketlerin web sitelerini destekleyen bir web çatısıdır. Kendisi ayrıca bir yarış pilotu ve fotoğraf çekme tutkunudur. Bunun yanında yazar olan Hansson; It Doesn’t Have To Be Crazy At Work, REWORK, REMOTE: Office Not Required adlı kitapları çıkarmıştır. Çıkardığı kitaplar çok satan kitaplar arasına ilk sıradan girmiştir. Kişiliğiyle ve başarılarıyla öne çıkan Hansson’ın hayatı hakkındaki detayları yazımızda bulacaksınız.
“Çoğu alan için geçerli olan bir öğrenme metodu var ve bunu bir alanda başarılı bulduğunuzda, temelde “kopyala yapıştır” demek o kadar da zor değil.”
— DHH
İçindekiler
Çocukluğu ve Bugünlere Nasıl Geldiği
Çocukluğu hakkında:
6 yaşında ilk bilgisayarını (Amstrad 646) edinen Hansson, o günden beridir oyunlara büyük bir merak salmıştır. Kendisi bir bilgisayar dehası olmadığını ve çok kez deneyip ardından başarısız olduğunu da söylemektedir. Yine de biz bu başarısızlıkları başarıya giden bir yol olarak görmekteyiz.
Genç yaşta iken modem ile bilgisayarın iç yapısına dair merak duymuş ve bu sayede programcı arkadaşlar edinmiştir. Arkadaşları C programlama dilinde ya oyun geliştiriyor ya da yazılımla uğraşıyorlarmış. O ise onları izlerken; “Bu asla benim mesleğim değil!” diye iç geçiriyormuş. C programlama dilinin karmaşık yapısı onu pek çekmemiş diyebiliriz.
İnternetin ivme kazandığı dönemlerde ise:
2000 yılında internet dünyası yükselişe geçtiğinde kendisi de ortaokula gitmekteydi. Oyunlara olan tutkusu devam etmiş ve bunu bir adım ileriye götürmüştü. Oyun incelemeleri yapanlardan ve yazarlardan bir ekip oluşturarak web siteleri yaratmaya başlamıştı. Konsollen.dk yaptığı ilk sitelerden biriydi. Kısa sürede binlerce okuyucu kazanan Hansson ve ekibinin her oyunu alıp denemelerine durumları yetmiyordu. Bu özellikle Hansson için, her şeyi bırakacağız anlamına gelmiyordu. Kendisi bir çözüm arayışına girişince oyun mağazasında menajer olan bir arkadaş edindi. İşte, çözümü bulmuştu. Arkadaşı haftada bir gün onlara yeni çıkan oyunları ödünç veriyordu ve onlar incelemeye devam ediyorlardı.
İşleri daha da büyütmek isteyen Hansson yeni bir web sayfası yaratarak konsol oyunlarının yanında bilgisayar oyunları da incelemeye başladı. Sitenin ismi dailyrush.dk idi. Başarı tutkusuyla sitesini daha da güzelleştirmek ve yeni özellikler katmak istiyordu. Bu nedenle PHP (programlama dili ) öğrenmeye karar verdi. Programcı olmak istediğinden değil, sadece web sitesine yeni özellikler eklemek istediğinden!
PHP’ye artık fazlasıyla hakim olan Hansson, o sıralar internet üzerinde gezinirken bir soruya denk gelmişti. Bu soru 37signal’da (Basecamp’ın eski adı) çalışmakta olan Jason Fried’dan gelmişti. Hansson soruyla ilgili Fried’a mail attığında, Fried onun PHP bilgisini görüp, onu işe almaya karar vermişti. Bu şekilde Hansson için Basecamp yolculuğu başladı ve ardından Ruby on Rails’i yarattı.
David Heinemeier Hansson : Kodu İyi Yapan Nedir?
Hansson kodu iyi yapanın ne olduğunu; “Kod kötü yazılmışsa, genellikle incelemeden kendini belli eder. Kod yazma stillerine uyulmadan yazılmayan kodlardan bahsediyorum. Bunun ötesinde, harika kod yazmayı öğrenmek hayat boyu süren bir uğraştır. RailsConf 2014 açılış konuşmamda da söylediğim gibi, biz yazılım mühendisi değiliz, yazılım yazarıyız. “Yazmak” çoğu zaman yaptığımız şey için “mühendislik” ten çok daha uygun bir metafor. Yazmak, açıklık ve bilgiyi herkesin anlayabilmesi için açık bir şekilde sunmakla ilgilidir” şeklinde yanıtlamıştır.
Basecamp vs Yarış Pilotu vs Yazarlık : Hangisini Seçerdin?
Hansson; “Sahip olduğum tüm parayı Basecamp sayesinde kazandım. Kitap yazarken, açık kaynak bir yazılım projesi yürütürken ya da araba yarışında iken ganimetlerimi harcadım diyebilirim. İşin şakası bir yana, beni mutlu eden hepsinin birleşimi; ayı ayrı yaptıklarım değil. Tüm zamanımı bir araba yarışçısı ya da yazar olarak geçirmek istemezdim. Hayatın dengesi bu parçaların dengesini kurmaktan geçiyor. Bir şirket yönetirken yazarlık yapmak benim için ideal olanı. Çoğu zaman tek bir şeye odaklanmanın mükemmeliyeti getirdiğini söylerler ama bu bana göre değil, hiç olmadı. Bir konu üzerinde EN İYİ OLMAK gibi bir ilgim yok. Bunun yerine EN İYİ BEN olmayı tercih ediyorum. Bu da yaşamımı oluşturuyor” ifadesini kullanmıştır.
-“Eğer geçmişe yolculuk yapma imkanın olsaydı, genç kendine ne tür bir tavsiye verirdin? Özellikle teknik açıdan?”
-Hansson; “Tek bir şey bile bilmek istemezdim. Cehalet mutluluktur.”
David Heinemeier Hansson : Günlük Hayatı
David Hansson’ın kariyer dünyasından bir adım uzaklaşıp özel hayatına indiğimizde fazlasıyla huzurlu bir yaşam görmekteyiz. Çocuklarıyla birlikte sıcak bir aileye sahip olan Hansson, sıkça onlarla vakit geçirmekte. 40 saati geçmeyen çalışma saatlerinin ardından ailesiyle birlikte tatile çıkmayı tercih ediyor. Bunlara ek olarak yeni hobiler edinmeyi seven Hansson, tutkulu bir şekilde onları yaptığını dile getiriyor.
Yazar ve yarış pilotu olduğunu söylemiştik. Bunlar arasındaki dengeyi, kendini sadece o anki işine vererek sağlıyor. Eğer hafta sonu bir yarışı varsa tüm hafta sonu o yarışa ait, hafta içi yarışla ilgili herhangi bir çalışma yaptığını göremezsiniz. Ya da yeni bir kitap yazacaksa birkaç ayını tamamıyla ona veriyor ve ardından diğer işlerine mesela programlamaya geri dönüyor.
Ona göre işlerin mevsimleri olmalı kendisi mevsimsel yaşamayı seviyor. Her şeyi her zaman yapamayız düşüncesiyle bazı yönlerin ve işlerin kış uykusuna yatmasına izin vermeliyiz diye kendini açıklamakta. Sağlıklı zihnini ve her işten zevk alışını bu şekilde açıklıyor.
Yazımızda David Heinemeier Hansson’ın çocukluğuna dair anıları, programlama ile ilgili olan düşünceleri ve özel hayatını ele aldık. Çok satan listesine girmiş olan Hansson kitaplarını okumanızı tavsiye ediyoruz. Eğer okuduysanız yorumlarda bizimle paylaşın!
