AuREUS; güneş ışığından gelen UV ışığını emerek onu temiz ve yenilenebilir elektriğe dönüştürmek için mahsul atıklarını kullanan yenilikçi bir sistem. Carvey Ehren Maigue tarafından tasarlanan AuREUS sistemi, 2020 senesinde James Dyson Ödülleri’nden ilk Sürdürülebilirlik Ödülü’nü kazandı.
Sürdürülebilirlik, teknoloji ve tasarım söz konusu olduğunda oldukça önemlidir. Her endüstrinin uygulaması gereken bir harekettir.
Uluslararası Enerji Ajansı’na göre küresel enerji üretiminin %81’inden fazlasını fosil yakıtlar oluşturuyor. Ayrıca, eğer mevcut oranda fosil yakıt yakmaya devam edersek, küresel gaz ve petrol kaynakları 2060 yılına kadar tükenecek.
Bu durumun önüne geçebilmek için erişilebilir ve etkili yenilenebilir alternatiflere odaklanmamız gerekmekte. AuREUS da bu amaca hizmet etmek için hayata geçirilmiş bir fikir olarak karşımıza çıkıyor.
AuREUS Nasıl Çalışıyor?
AuREUS’un üretiminde, öncelikle tarımsal atık ürünlerden biyolüminesan parçacıklar elde edilmekte.
Bu parçacıklar elde edilirken, belirli meyve ve sebzeler ezilme ve damıtılma gibi bir dizi işlemden geçer. Bu işlemler sonucu elde edilen parçacıklar ise reçine içinde kullanılan maddeye süspanse edilir.
UV ışığından temiz ve yenilenebilir enerji elde etmeyi sağlayan bu sistem, duvarlara ve pencerelere gelen güneş ışığını kullanır. Güneş ışığındaki yüksek enerjili UV parçacıkları, meyve ve sebze mahsullerinden elde edilen biyolüminesan parçacıkların süspanse edildiği maddelere çarpar.
Bu çarpışma sırasında yaşanan yansıma, görünür ışığı ortaya çıkarır ve bunu yeniden yayar. Güneş enerjisini elektrik akımına dönüştüren fotovoltaik hücreleri de bu yayılan görünür ışığın elektriğe dönüştürülmesini sağlar. Yani, bu sistem UV ışığından direkt olarak elektrik üretmeden önce onu görünür ışığa indirger.
Kısaca AuREUS, ultraviyole ışığın toplanmasını ve elektriğe dönüşmesini sağlayan bir teknolojidir. Plastiğe dayanan bu sistem farklı şekillerde biçimlendirilebilir.
Geleneksel güneş panelleri, yalnızca açık koşullarda çalışır. Ayrıca, görünür ışığa dayandıkları için doğrudan güneşe bakmaları gerekir. Bunların aksine, yarı saydam AuREUS, bulutların içinden geçen görünmez UV ışınlarından bile güç toplayabilir.
Pencerelere ve binaların cephelerine kaplama olarak uygulanması planlanan bu teknoloji, kaldırımlardan ve çevredeki mimariden sıçrayan UV ışınlarını da yakalar. Bu da üretilebilecek enerji miktarını en üst düzeye çıkarır. En önemlisi de bunu yaparken mahsul atıkları kullanılır.
AuREUS Sisteminin Tasarım Süreci
AuREUS adını aurora borealis’ten yani kutup ışıklarından, ilhamını ise o ışıklara güç veren fizikten alıyor. Sistemin ana fikri, güneşi, sürdürülebilir ve yenilikçi bir ortam yaratmak için daha verimli bir şekilde kullanmak.
Sistemde kullanılan mahsuller, iklim değişikliğinin neden olduğu şiddetli hava durumlarından etkilenen yerel çiftçilerden temin ediliyor.
Filipinler’de her dört kişiden biri tarım sektörüne güvenmekte. Fakat, küresel ısınma nedeniyle dengesizleşen hava koşulları tarım sektörünün de kötü etkilenmesine sebep oluyor. Filipinli tasarımcı Maigue, bu soruna da bir çözüm getirmiş oluyor. AuREUS sistemi; tarlalarda çürüyen mahsullerin bir kısmını kullanarak, artık kullanılmayan atıkların akışından yararlanıyor ve çiftçilere kayıp mahsullerinden para kazanmaları için bir yol sunuyor.
Maigue konuyla ilgili: ‘’AuREUS anlayışında amaç, yenilenebilir enerji temelli geleceğe dönük bir yol oluşturmak. Aynı zamanda iklim değişikliğine, günümüz koşullarından olumsuz etkilenen çiftçilerimiz için değer yaratan bir çözüm bulmak.‘’ şeklinde açıklamada bulunuyor.
‘’Bu tarz projeler sayesinde, iklim değişikliği ile mücadelenin hem şimdiki nesle hem de gelecek nesle fayda sağlayabilecek bir şey olduğu gösterebiliriz. Bu proje sayesinde de iklim değişikliğine karşı mücadelede daha fazla insanı bu tarafa çekebiliriz.’’
Maigue’nin ilerideki hedeflerinde ise AuREUS’u araçlara ve uçaklara adapte etmek var.
İklim değişikliğini hafifletmenin ve yerel tarım topluluklarını desteklemenin yanı sıra bu sistem, aynı zamanda sürdürülebilir mimari ile kentsel karbon ayak izini azaltmaya da yardımcı olacaktır. Maigue: ‘’Dünyanın doğal kaynaklarını kullanan, insanların yaşamlarına adapte olabilecek ve ulaşılabilir yollar açan, sürdürülebilir geleceğe ilerleyen yenilenebilir bir enerji biçimi yaratmak hedefim.’’ diyor.
